Haber

Komisyonda bütçe eleştirisi: ‘Ahıra en son ne zaman girdiniz?’

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın bütçe teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülüyor. Komitede CHP’li milletvekilleri, Bakan İbrahim Yumaklı’nın masasına soğan, pamuk ve limon koyarak ürün fiyatlarını protesto etti.

CHP Kümelenme Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, yönetim kurulunda yaptığı konuşmada Yumaklı’nın bakanlığının bütçesine ilişkin konuşmasını eleştirdi. ANKA’da yer alan habere göre Günaydın, şunları söyledi: “Türkiye şu anda çok ciddi bir gıda kriziyle karşı karşıya. Konuşmanızda yaşananlarla ilgili tek bir gerçek cümle duymak istedim. Tek bir doğru cümle. Türkiye’nin tek bir durumu yansıtan resmini gerçekçi bir şekilde ortaya koyan tek bir cümle yok. Ne yapıldığı anlatılıyor, içinde rakam yok. Anlayabileceğimiz, geçmişle kıyaslayabileceğimiz bir sayı yok. Gerçeği mümkün olduğu kadar dairesel söylemlerle örtbas etme çabasını görüyoruz. İkinci bölümde ise ne yapacaklarını anlatıyorlar. Sanırım iktidara yeni geldin, bize ne yapacağını söylüyorsun, öyle mi?

Bunu sizlere ifade etmek isterim. Bakanlık bürokratları ve Sayın Bakan ve yardımcıları, Meclis koridorlarından çıkıp Kars’ta bir ahıra giriyorlar. Vatandaş size ‘Yem fiyatlarında sıkıntı yok’ diyorsa. ‘Hayvan bakımında sıkıntım yok, durumum çok iyi’ diyorsanız yüzde yüz haklısınız. Ahıra en son ne zaman girdiniz?

Silivri’de TMO’nun önündeydim. İnsanlara randevu verilmiyor. Bunun nedeni ise randevu sistemindeki sorunlar olarak açıklanıyor. Türkiye isteseydi randevu sistemindeki sorunu hızla çözebilirdi. Ne istemediğini biliyor musun? Buğdayı mümkün olan en düşük fiyattan alıp, mümkünse daha ucuz fiyata piyasaya göndermek istiyorsunuz, TMO almasın diye çiftçiyi saatlerce, günlerce kapıda bekletiyorsunuz. TMO’nun önünde kuyrukta bekleyen Trakya’daki çiftçilere gidip burada anlattıklarınızı anlatabilirseniz sorun kalmaz. Ama o çiftçinin size ne söyleyeceğini garanti ederim” dedi.

GIDA ENFLASYONU

Narenciye üreticilerinin sorunlarına dikkat çeken Günaydın, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Mersin’e veya Hatay’a gidin ve bir narenciye çiftçisine bir şey sorun. Bakalım narenciye çiftçisi ne diyecek? Arkadaşlar biz her gün kravatımızı, beyaz gömleğimizi giyiyoruz. İşte bunları neden yapıyoruz? Birbirimize hikayeler anlatıyoruz.” Bunu açıklamak için mi yapıyoruz? Türkiye’de Macaristan’ın 4 katından fazla gıda enflasyonu var. Bu nasıl bir Türkiye? Dünyada tarımın başladığı ülkeyi, bir sonraki ülkeye göre 4 kat daha yüksek olan gıda enflasyonunda birinci sıraya getirdik, bu gıda enflasyonu için en azından bakanlıktan özür dileriz. Eğer öyleyse, bunu ortadan kaldırma planlarınızı duymak isteriz. Neden bahsediyorsun?

’20 MİLYON KİŞİ AÇLIK SINIRINDA’

İnsanlarınızı besleyebilir misiniz? İşte sorun bu? Bu ülkenin insanı aç, bu ülkede 20 milyon insan açlık sınırında. Dünyanın en büyük ihracatçısı (Türkiye) diyorsunuz ama haksızsınız. Sizin için en temel çalışmaları listeleyeceğim. Eğer Türkiye bunlardan birinde kendine yetiyorsa ‘Gökhan Günaydın doğru söylemiyor’ deyin. Buğday, arpa, mısır, soya fasulyesi, ayçiçeği, çeltik, baklagiller, mercimek, mercimek, nohut, et, et ürünleri… Bunlardan birinde ‘Türkiye kendine yeter’ deyin ve tartışmaya başlayalım.

Bize ‘Türkiye aynı zamanda gıda ihraç eden bir ülke’ diyorsunuz. Bu doğru değil. “Tarımsal hammadde dış ticaretinde ne oldu anlatayım, 2020’de 4,1 milyar dolar, 2022’de ise 7,5 milyar dolar açığımız oldu.”

Buğdayın anavatanı Türkiye’den yılda 10 milyon ton buğday ithal ediyoruz. TMO Genel Müdürü burada. Yıllarca TMO konusunda uzmanlaştım. Eşdeğer katsayı dönüşüm katsayısı ile hesaplarsanız, Türkiye’nin işlenmiş tarım ürünleri ihracatında kullandığı ham element ölçüsünün 7 milyon ton olduğunu göreceksiniz. Yani Türkiye’nin her yıl 3 milyon tonluk devasa bir buğday açığı var. Kimse bunu gizleyerek bir yere varamaz. Yapmamız gereken, artan talebe karşılık ekim alanlarımızı artırabilir miyiz?”

‘KÜLTÜR ALANLARI AZALDI’

Ekim alanlarındaki daralmaya dikkat çeken Günaydın, “Türkiye’de son 20 yılda ekim alanları 2,7 milyon hektar azaldı. Türkiye son 20 yılda ekim alanlarını 27 milyon hektar daralttı, çiftçi ekimden vazgeçti.” Bu 3 Trakya büyüklüğünde bir alanı temsil ediyor. Bunun sebebini araştırın.” , bir analiziniz var mı? Bu veri değil mi? Bunu neden sunumunuzda söylemiyorsunuz? Gerçekler olmamış gibi davranarak bir yere varabilir miyiz?

Köylerdeki çiftçilerin yaş ortalaması 55-56’dır. Genç çiftçileri gerçekten teşvik etmek için ne yaptınız ve nasıl bir sonuç aldınız? “Köylülerin okullarını kapatırsanız, kırsaldaki sosyal altyapı yatırımlarından vazgeçerseniz bu gençleri kırsala nasıl çekeceksiniz?”

‘GÜBRE fiyatları…’

Hayvancılıkla ilgili durumu değerlendiren Günaydın, “Gerçekten hayret ediyorum. Gübre fiyatlarında inanılmaz bir artış var. Fakir çiftçinin sesi çıkmıyor. Türk tarım ürünleri üretici fiyat endeksinde enflasyon yüzde 150. Siz varsınız.” Yıllarca GÜBRETAŞ’ın yönetim kurulu başkanlığını yaptım, ne oldu, gübre fiyatları ne oldu?” Bir azalma var mı? Yoksa çiftçinin ulaşamayacağı bir gübre fiyatı mı var? Ne gibi önlemler alıyoruz? Gübre fiyatlarının makul seviyeye çekilmesi için ne gibi önlemler alıyoruz? Yem fiyatlarından gurur duyuyorsunuz. Türkiye yılda 25 milyon ton yem üretiyor. Ne kadar ithal hammaddeye güveniyor? 13 milyon ton arkadaşlar. Ürettiğimiz her iki kilo yem için bir kilo hammadde dışarıdan geliyor. Bir yandan arkadaşlar yem sektöründeki olumlu gelişmeleri anlatıyor, hayret ediyorum. Çiftçi, hayvanlarının önüne koyduğu yemin fiyatına inanamıyor. Çiftçi hayvanlarının önüne yem koyamıyor.” (HABER MERKEZİ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu